Türkiye’de kadın girişimciliğinin desteklenmesine dönük önemli bir adım olarak öne çıkan ‘Dijitalde Hayat Kolay’ projesi, önümüzdeki yıllarda daha çok kadına ulaşmayı hedefliyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Habitat Derneği ve Türk Telekom’un ortak iş birliğiyle gerçekleştirilen bu proje, 2025’te 15 bin yeni girişimci kadına dokunmayı planlıyor. Bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmalar, kadınların dijital dünyada daha güçlü bir şekilde var olmalarını sağlamayı ve böylece ekonomiye aktif katılımlarını artırmayı amaçlıyor. Projenin bu yeni aşamasına dair detaylar ve beklentiler Haber360.com ekonomi editörlerinin değerlendirmesiyle masaya yatırılıyor.
Türkiye’de kadın girişimciliği, son yıllarda giderek önem kazanan alanlardan biri haline geldi. Ancak, kadınların iş hayatında karşılaştıkları zorluklar ve dijital okuryazarlık eksiklikleri, pek çok fırsatın önünde engel teşkil ediyor. ‘Dijitalde Hayat Kolay’ projesi ise tam da bu noktada devreye girerek kadınlara dijital beceriler kazandırmayı hedefliyor. TOBB ve UNDP gibi ulusal ve uluslararası kurumların katkılarıyla yürütülen girişim, kadınların e-ticaret, dijital pazarlama, finansal teknolojiler gibi alanlarda eğitim almalarına imkan tanıyor. Böylece hem bireysel hem de toplumsal kalkınmaya olumlu katkılar sunuluyor.
Kadınların dijital dönüşüm sürecine aktif katılımı, ekonomik büyümenin ve toplumsal gelişmenin kritik bir unsuru olarak değerlendiriliyor. Türkiye’deki dijital dönüşüm fikrini daha geniş kitlelere yayma noktasında TOBB ve UNDP iş birliği kritik rol üstleniyor. ‘Dijitalde Hayat Kolay’ projesi, kadınların işlerini dijital ortamda genişletmelerine, yeni müşterilere ulaşmalarına olanak sağlıyor. Bu da sadece kadın istihdamının artmasına değil, aynı zamanda Türkiye ekonomisinin dijitalleşmesine de katkı sağlıyor. Bu tür programların sürekliliği ise başarının sürekliliği anlamına geliyor.
Projeye dahil olan kadınlar, dijitalleşmenin avantajlarından yararlanarak işlerini büyütme fırsatı yakalıyor. Online satış kanalları, sosyal medya pazarlaması ve dijital finans yönetimi gibi alanlarda verilen eğitimlerle, kadın girişimciler kendilerine güvenerek daha sürdürülebilir iş modelleri oluşturuyor. Bu noktada Türk Telekom’un teknik altyapı desteği ve Habitat Derneği’nin saha çalışmalarındaki öncülüğü de büyük önem taşıyor. Teknolojinin ekonomik ve sosyal faydaya dönüştürülmesinde iş birliği modelinin ne kadar etkili olduğu bu projede görülebiliyor.
İş dünyasında kadınların rolünün artırılması sadece sosyal bir ihtiyaç değil, aynı zamanda ekonomik bir zorunluluk olarak da öne çıkıyor. Türkiye’nin kalkınma hedefleri ve 2025 vizyonu doğrultusunda, kadın girişimcilerin dijital becerilerle donatılması, sürdürülebilir büyüme için kritik bir aşama. ‘Dijitalde Hayat Kolay’ projesi, bu hedef doğrultusunda kadınlara hem eğitim hem de mentor desteği ile cesaret veriyor. Bu yaklaşım, Türkiye’de kadın girişimciliğinin kalıcı bir şekilde güçlenmesini sağlıyor ve örnek teşkil ediyor.
Ancak, projenin başarılı olabilmesi için ulaşılacak kadın sayısının artırılması ve eğitimlerin etkinliğinin sürekli ölçümlenmesi gerekiyor. 2025 hedefi olan 15 bin kadın girişimciye ulaşılması, sadece bir sayı olmakla kalmamalı; verilen eğitimin iş yaşamında gerçek karşılığını bulması, ekonomik hayata olumlu etkiler yaratması da önem taşıyor. Bu anlamda, TOBB ve paydaşların sürdürülebilir izleme ve destek mekanizmaları kurmaları kritik bir başarı faktörü. Yani sadece eğitim vermek değil, bu eğitim sonrası kadınların desteklenmesi de projeyi tamamlayan bir unsur olmalı.
Kadınların dijital dönüşüme katılımını destekleyen projelerin artması umut verici olsa da, kadınların iş yaşamında karşılaştıkları pek çok yapısal bariyer halen varlığını koruyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, ev içi sorumlulukların kadınlar üzerinde yoğunlaşması, finansal kaynaklara erişimde zorluklar gibi engeller kadın girişimciliğinin önünü tıkayabiliyor. ‘Dijitalde Hayat Kolay’ gibi projeler, bu bariyerleri aşmak adına önemli bir adım olsa da, politikalar ve kurumlar arası iş birliği artırılarak kapsamlı çözümler üretilmeli. Sadece bireysel kapasite artırımı yeterli olmayabilir.
Eğitimlerde verilen dijital beceriler, kadınların işlerini geleceğin ekonomisine uygun hale getirmeleri için kritik. Özellikle e-ticaret ve dijital pazarlama alanlarında bilgi sahibi olmaları, küresel ekonomik krizlere karşı daha dirençli olmalarını sağlayabilir. Ayrıca, pandemi sürecinde hızla yükselişe geçen dijital ticaret alanında kadınların daha etkin olmaları, dijital uçurumu kapamak adına da ilk basamak olarak görülüyor. Burada hem bireysel hem de devlet desteklerinin birleşmesi, etkin sonuçlar doğurabilir.
Türk Telekom’un teknoloji altyapısı ve dijital iletişim alanındaki tecrübesi, projeye sağlarlık bir teknik zemin oluşturuyor. Projenin sürdürülebilirliğinde teknolojik destek kritik çünkü eğitimlerin dijital ortamda erişimi, materyallerin güncel kalması ve kadınların devamlı iletişim halinde olmaları başarıyı belirliyor. Ayrıca, dostane ve kapsayıcı iletişim kanallarının açılması da kadınların dijitale adaptasyon süreçlerini hızlandırıyor. Bu bakımdan özel sektörün projedeki rolü kamu kurumları ve sivil toplum örgütleriyle birlikte değerlendirilmeli.
Habitat Derneği’nin saha deneyimi ise, dijital eğitimlerin ihtiyaçlara göre şekillenmesinde önemli katkı sağlıyor. Sahada doğrudan kadınlarla etkileşim kurarak, eğitim içeriklerinin yerelleştirilmesi ve kadınların motivasyonunun üst düzey tutulması konusunda etkin rol oynuyor. Sahaya inmeden yapılan eğitimlerin başarı oranının düşeceği bir gerçek. Bu bağlamda, yerel ihtiyaçların doğru tespiti ve bu ihtiyaçlara uygun çözümlerin geliştirilmesi projenin kilit noktalarından biri.
Sonuç olarak, ‘Dijitalde Hayat Kolay’ projesinin 2025 hedefleri sadece kadın girişimci sayısını artırmaya endeksli olmamalı; sürdürülebilir büyüme, iş hayatında eşitlik ve toplumun dijitalleşme sürecine katkı sağlama gibi geniş bir vizyona sahip olmalı. TOBB, UNDP, Habitat Derneği ve Türk Telekom gibi güçlü iş birliği sayesinde ülkemizde kadın girişimciliğinin dijital dönüşümde aktif rol alabileceği bir model yaratılıyor. Ancak, bu modelin başarısı toplumun bütün kesimlerinden gelecek destekle perçinlenecektir.
Türkiye ekonomisinin pandemi sonrası toparlanması ve dijitalleşme sürecinin hızlanması, kadın girişimciliğinde yeni fırsatlar doğuruyor. Bu fırsatların gerçek değere dönüşmesi için ‘Dijitalde Hayat Kolay’ gibi projelerin yaygınlaştırılması şart. Kadınların iş dünyasında karşılaştıkları engelleri aşmak ve onları güçlü birer dijital oyuncu haline getirmek, sadece kadınların değil tüm ekonominin kazancı. Bu nedenle, kadın girişimciliğine yatırımların artırılması ve dijital beceri eğitimlerinin yaygınlaştırılması kritik bir öncelik olarak gündemde tutulmalı.
İlerleyen yıllarda, kadınların dijital kapasitesinin artırılması için benzer projelerin çeşitlendirilmesi ve destek mekanizmalarının oluşturulması bekleniyor. Böylece, yalnızca Türkiye’de değil, tüm bölge ekonomisinde kadınların iş gücüne katılımı artacak ve dijital ekonomide kadınlar daha görünür olacaktır. Bu yöndeki çabaların artırılması, kadınların ekonomik ve sosyal açıdan güçlenmesini hızlandıracaktır. ‘Dijitalde Hayat Kolay’, bu sürecin önemli bir başlangıcı olarak değerlendirilmeli.
Özetle, ‘Dijitalde Hayat Kolay’ projesinin yeni dönem hedefleri, Türkiye’nin toplumsal kalkınma ve ekonomide dijitalleşme hedefleriyle uyumlu ve sürdürülebilir bir ekonomik büyüme için kritik bir fırsat sunuyor. Kadınların dijital dünyadaki etkinlikleri, ekonomik bağımsızlıklarını artırmakla kalmayacak, ülkede toplumsal cinsiyet eşitliğinin de gelişmesini destekleyecektir. TOBB, UNDP, Habitat Derneği ve Türk Telekom’un bu anlamlı iş birliği, önümüzdeki yıllarda kadın girişimcilerin güçlenmesi adına umut verici bir tablo çiziyor. Bu vizyonun gerçekleşmesi ise tüm paydaşların koordineli ve kararlı çalışmalarına bağlı olacaktır.
