Altın piyasası, yatırımcıların yoğun ilgisiyle 26 Nisan 2025 Cumartesi günü de hareketliliğini sürdürüyor. Kuyumcuların raflarında bulabileceğiniz ata altın, tam altın, çeyrek altın ve gram altın gibi pek çok altın çeşidinin fiyatları, anlık değişimlerle takip ediliyor. Özellikle ekonomik dalgalanmaların etkisiyle altının gram fiyatındaki iniş çıkışlar, yatırımcıların karar alma süreçlerinde belirleyici oluyor. Son veriler ışığında, Kapalıçarşı’da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 0,32 oranında azalırken, cumhuriyet altını fiyatı da yüzde 0,31 düşüşle işlem gördü. Bu gelişmeler ışığında piyasaların genel seyri ve olası risk faktörleri mercek altına alınıyor.
Altının geçtiğimiz hafta sonuna göre fiyatlarında yaşanan bu düşüş, yatırımcılar arasında tedirginliğe yol açtı. Zira 24 ayar külçe altının gram satış fiyatının 4 bin 55 liraya gerilemesi, bir süreliğine yükseliş trendi gösteren altının yeniden küçük bir düzeltme yaptığına işaret ediyor. Bu durum, piyasalardaki volatilitenin artabileceği sinyalini verirken, altın yatırımcılarının kısa vadeli fiyat dalgalanmalarına karşı daha temkinli hareket etmeleri gerektiğini gösteriyor. Uzmanlar, özellikle küresel ekonomik gelişmelerin ve merkez bankalarının para politikalarının önümüzdeki süreçte altın fiyatlarını belirleyici olduğunu vurguluyor.
Cumhuriyet altınının satış fiyatındaki düşüş ise yatırımcıların değerli madene olan ilgisini bir nebze azaltabilir. Yüzde 0,31 oranındaki gerileme sonrası 27 bin 420 liraya gerileyen bu altın çeşidi, özellikle hediyelik ve yatırım amaçlı talepte değişikliklere neden olabilir. Tarih boyunca güvenli liman varlığı olarak görülen altın, ekonomik belirsizlik dönemlerinde değer kazanırken, anlık fiyat hareketleri yatırımcıların kararlarını etkiliyor. Önümüzdeki dönemde iç ve dış ekonomiye dair belirsizliklerin azalması durumunda, altın fiyatlarında tekrar yükseliş görülmesi bekleniyor.
Güncel veriler, ekonomik göstergelerin yanı sıra jeopolitik risklerin de altın fiyatları üzerinde belirleyici olduğunu gösteriyor. Özellikle dolar endeksindeki hareketler, enflasyon oranları ve merkez bankalarının faiz kararları altının gram fiyatında volatilite yaratıyor. Bu hafta gözlemlenen küçük çaplı düşüşlerin ardından, yatırımcıların piyasa haberlerine ve analist yorumlarına daha fazla dikkat etmesi önem arz ediyor. Altının güvenli liman kimliği, ekonomik kriz ve belirsizliklere karşı yatırımcıların ilgisini canlı tutmaya devam ediyor.
Yatırımcıların altının farklı türlerine olan ilgisi de fiyatların seyrini etkiliyor. Külçe altın ve gram altına olan talep, daha çok bireysel yatırımcılar tarafından takip edilirken, ata altın, tam altın ve çeyrek altın gibi ürünler hem yatırım hem de hatıra ve hediye amaçlı tercih ediliyor. Özellikle Ramazan ayı ve yaklaşan bayram dönemlerinde, altın talebindeki artış fiyatlara olumlu yansıyor. Ancak bu dönemsel yükselişlerin, genel piyasa trendleri ile uyumlu olması bekleniyor.
Son dönemlerde çeyrek altın fiyatlarında da belirgin hareketlilik gözlemleniyor. Bu küçük gramajlı altının fiyatları, genellikle daha erişilebilir olması nedeniyle yatırımcıların ilk tercihi olabiliyor. Çeyrek altındaki fiyat dalgalanmaları, özellikle küçük tasarruf sahiplerini yakından etkiliyor. Bu kapsamda, altının küçük kütlelerdeki fiyat baskıları ve arz-talep dengesi, piyasa aktörlerinin dikkatini çekiyor. Uzun vadeli yatırım düşünenler için ise altının gram fiyatındaki dalgalanmalardan daha ziyade genel trendler belirleyici oluyor.
Dünya genelindeki ekonomik gelişmeler, Türkiye’deki altın piyasasının yönünü doğrudan etkiliyor. Özellikle ABD Merkez Bankası’nın faiz politikaları, küresel ekonomik büyüme beklentileri ve petrol fiyatlarındaki değişimler, altın fiyatlarının dalgalanmasına zemin hazırlıyor. Yatırımcılar, bu süreci yakından izlerken alım-satım kararlarında stratejik adımlar atıyor. Türkiye gibi altın talebinin yüksek olduğu ülkelerde, bu uluslararası gelişmelerin yerel fiyatlara yansıması kaçınılmaz oluyor.
Kapalıçarşı’daki fiyatların aşağı yönlü hareketi, özellikle kısa vadede kar realizasyonu yapan yatırımcı sayısında artışa işaret ediyor. Ancak uzmanlar, altının uzun vadeli yatırım aracı olarak görülmesi gerektiğini ve ani fiyat düşüşlerinin panik satışlarına yol açmaması gerektiğini söylüyor. Tarihsel olarak değerini koruyan altın, kriz dönemlerinde talep artışı ile fiyatlarını yeniden yukarı taşıma potansiyeline sahip bulunuyor. Bu nedenle piyasa oyuncularının sakin ve bilinçli kararlar vermesi büyük önem taşıyor.
Teknik analizler, altının gram fiyatının kritik seviyelerde işlem gördüğünü ortaya koyuyor. 4 bin 100 lira seviyesinin altına inen fiyatlar, kısa vadede destek ve direnç noktalarının dikkatlice takip edilmesini gerektiriyor. Hareketli ortalamalar ve relative strength index (RSI) gibi göstergeler, yatırımcılara kısa vadeli yön hakkında ipuçları sağlıyor. Piyasa verileri ve ekonomik haberlerin paralelinde bu göstergelerin yorumlanması, risk yönetiminde avantaj sağlıyor.
Öte yandan, altın yatırımcılarının sadece fiyat hareketlerine odaklanmaması gerektiği vurgulanıyor. Döviz kurları, özellikle dolar ve euro karşısındaki Türk Lirası değer kaybı ya da kazancı, altının alım gücünü doğrudan etkiliyor. Bu bağlamda, altın fiyatlarıyla birlikte döviz piyasasının da dikkatle izlenmesi gerekiyor. Kurdaki sert dalgalanmalar, altın fiyatlarının yerel para birimi cinsinden artış veya azalışını hızlandırabiliyor.
Altın fiyatları üzerindeki baskının devam edip etmeyeceği ise ekonomistler arasında tartışma konusu olmaya devam ediyor. Bazı uzmanlar, küresel finansal piyasalardaki risk iştahının artması halinde altına olan talebin azalacağını öne sürerken, diğer bir grup ise enflasyonist baskılar ve jeopolitik gerilimlerin altın fiyatlarını yukarı taşıyacağını belirtiyor. Bu çelişkili öngörüler, yatırımcıların portföy çeşitlendirmesi yapmasına olan ihtiyacı artırıyor.
Sonuç olarak, 26 Nisan 2025 Cumartesi günü itibarıyla altın piyasasında yaşanan fiyat düşüşü, küçük çaplı bir gerileme olarak değerlendirilebilir. Ancak altının tarihsel performansı ve ekonomik belirsizlikler göz önüne alındığında, yatırımcıların panik yapmadan, detaylı analizlere dayanarak hareket etmeleri önem kazanıyor. Altının yatırımda güvenli liman olma statüsü, küresel ve yerel faktörlere bağlı olarak şekillenmeye devam edecek gibi görünüyor. Bu süreçte piyasa aktörlerinin doğru bilgiye hızlı erişimi, başarılarını belirleyecek en önemli unsur olmaya adaydır.
