Türkiye’de Kurban Bayramı yaklaşırken, 2025 yılına ait canlı kurbanlık fiyatları ve kilogram başı bedelleri piyasada netleşmeye başladı. Bayram hazırlıkları kapsamında ağırlıklı olarak İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde ve diğer illerde kurbanlık hayvanların fiyatları araştırılmaya başlandı. Bu yıl da kurbanlık fiyatlarının küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarda farklı seviyelerde seyretmesi beklenirken, canlı hayvan fiyatları ile birlikte kesim bedelleri de önemli bir maliyet kalemi olarak öne çıkıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türk Kızılay tarafından açıklanan kesim ücretleri, vatandaşların kurban hazırlıklarını yaparken en çok merak ettiği konuların başında geliyor.
Genel olarak büyükbaş hayvan fiyatlarında önceki yıllara göre belirgin artışlar göze çarpıyor. Özellikle dana ve sığır türlerinde kilogram başına fiyatlar, yem maliyetlerinin yükselmesi ve küresel ekonomik dalgalanmalardan etkilenerek yukarı yönlü bir trend gösteriyor. Mayıs ve Haziran aylarında başlayan canlı hayvan satışları, Bayram’ın yaklaşmasıyla yoğunlaşırken, hayvan sahiplerinin de fiyat politikalarında sıkı tutum sergiledikleri görülüyor. Aynı durum küçükbaş kurbanlıklarda ise keçi ve koyun fiyatlarında nispeten daha makul artışlar yaşanıyor ancak bu hayvanlarda da yem ve bakım giderlerindeki yükseliş fiyatların şekillenmesinde etkili oluyor.
İstanbul gibi büyük metropollerde kurbanlık alıcıları, hem canlı hayvan fiyatlarını hem de kesim ücretlerini detaylı olarak karşılaştırıyor. Hem satıcılar hem de tüketiciler arasında kesim bedellerine yönelik bilgi alışverişi hız kazandı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2025 yılı Kurban Hizmetleri Genelgesi, kesim ücretlerinin genel çerçevesini belirlerken, Kızılay’ın sunduğu kesim hizmetlerinde fiyatlar özellikle hijyen ve servis kalitesine bağlı olarak farklılaşıyor. Bu durum, özellikle şehirlerde geleneksel kurban kesim pratiğinin dışına çıkarak profesyonel hizmetlerin daha çok tercih edilmesine olanak sağlıyor.
Bursa’da ise canlı kurbanlık fiyatları, bölgesel yem ve bakım maliyetlerinin etkisiyle İstanbul’a kıyasla birkaç puan daha düşük seviyelerde seyrediyor. Büyükbaş hayvan alıcıları genellikle marka çiftliklere yönelirken, küçükbaş alıcıları ise hem kalite hem de fiyat dengesi kurmaya çalışıyor. Özellikle Ankara’da ise hayvan pazarlarında hem canlı hem de kilogram fiyatları pazarlıkla belirleniyor. Bayram öncesi çiftçilerle aracıların rekabeti fiyatların dalgalanmasına neden oluyor. Bu durum, tüketiciler için özellikle fiyatlar netleşmeden önce alışveriş yapmanın riskli olduğunu gösteriyor.
İzmir’de ise canlı kurbanlık fiyatları ve kesim bedelleri diğer büyükşehirlerle paralel fakat Ege Bölgesi’nin kendine has yem üretimi avantajları fiyatlar üzerinde olumlu etki yaratıyor gibi görünüyor. Burada kurbanlık veren çiftçilerin çoğu geleneksel yöntemlerle hayvanlarını yetiştirirken, tüketiciler hem kaliteli hem de uygun fiyatlı hayvana ulaşmayı hedefliyor. Sektör temsilcileri, 2025 Kurban Bayramı’nda talebin geçen yılın biraz üstünde olacağını tahmin ederken, fiyatlarda ani yükselmelerin önüne geçilmesi için çeşitli önlemler alındığını belirtiyor.
Kesim hizmetleri ve onların maliyetleri, özellikle şehirlerde kurbanlık alırken göz önünde bulundurulan en önemli kalemlerden biri haline geldi. Diyanet ve Kızılay’ın belirlediği kesim ücretlerine ek olarak, birçok belediye de vatandaşlara uygun ve hijyenik kesim hizmetleri sunuyor. Ancak bu hizmetlerin yaygınlığı ve fiyat farklılıkları, kurbanlık alıcılarının tercihlerinde belirleyici oluyor. Bazı tüketiciler, daha ucuz olan geleneksel yöntemleri seçerken, bazıları ise kesimin uzmanlarca ve modern tesislerde yapılmasını tercih ediyor.
Canlı kurbanlık fiyatlarının belirlenmesinde yem fiyatlarının rolü kritik. 2024 yılında yem fiyatlarının yükselmesi, 2025’te kurbanlık fiyatlarının da artmasına zemin hazırladı. Hayvan yetiştiricileri artan maliyetleri hayvan satış fiyatlarına yansıtmak zorunda kaldı. Bu durum, ekonomik durumu orta ve dar gelirli aileleri doğrudan etkiliyor. Kurban Bayramı’nın manevi önemi düşünüldüğünde, fiyat artışlarının aileler üzerindeki yükü artırdığı görülüyor. Yetkililerin bu konuda denetimleri artırması ve her yıl olduğu gibi fiyat kontrol önlemleriyle piyasanın dengelenmesini sağlaması kritik.
Öte yandan, kurbanlık fiyatlarının sadece üretici ve kesim hizmetleriyle sınırlı kalmadığı, nakliye ve aracı masraflarının da toplam maliyette önemli rol oynadığı belirtiliyor. Hayvanların yetiştirildiği bölgelerden büyük metropollere taşınması sırasında lojistik maliyetlerin artması, nihai fiyatlarda farklılıklara yol açıyor. Bu durum özellikle güneydoğu ve iç Anadolu’dan hayvan getiren satıcıların fiyat politikalarında belirleyici oluyor. Nakliye ve besi süresinin artması fiyatların yükselmesine doğrudan etki eden unsurlar arasında yer alıyor.
2025 yılı Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, tüketici tarafında alım kararları daha da netleşiyor. Özellikle internet ve sosyal medyanın yaygın kullanımı sayesinde, kurbanlık fiyatları ve kesim ücretleri hakkında bilgi paylaşımı hız kazandı. Tüketiciler farklı illerden fiyat karşılaştırmaları yaparken, online satış platformları da piyasa dinamiklerinde söz sahibi olmaya başladı. Bu durum geleneksel satış yöntemlerini dönüştürürken, hem alıcı hem satıcıların daha şeffaf ve fiyat rekabetine dayalı bir ortamda buluşmasına zemin hazırlıyor.
Kurbanlık seçiminde et kalitesi, hayvanın yaşı ve kilosu da önemli kriterler arasında yer alıyor. Özellikle büyükşehirlerde yaşayan tüketiciler, sadece fiyat değil, sağlık sertifikaları ve hijyen koşulları gibi detaylara da önem veriyor. Veteriner kontrolleri ve resmi belgelerin tam olması hayvanın satış fiyatını yükselten unsurlar olarak öne çıkıyor. Bu bağlamda, fiyatlar ve hizmet kalitesi arasında dengeyi kurmak alıcılar açısından belirleyici oluyor.
Sonuç olarak, 2025 Kurban Bayramı’nda canlı kurbanlık fiyatları ve kesim ücretleri önceki yıllarla kıyaslandığında bir miktar yükseliş trendinde. Ekonomik koşullar, yem maliyetleri, lojistik masraflar ve hizmet kalitesi gibi faktörler fiyatların şekillenmesinde etkili oluyor. Tüketicilerin ise dikkatli araştırma yaparak, hem bütçelerine uygun hem de hijyenik koşullarda gerçekleşen bir kurban kesim süreci yaşaması gerekiyor. Yetkililerin piyasa düzenlemeleri ve denetimleriyle fiyat artışlarının önüne geçmesi, daha sağlıklı bir bayram geçirmenin anahtarı olacak gibi görünüyor.
Bayram öncesi kurbanlık piyasasındaki bu gelişmeler ışığında, tüketiciler ve üreticiler arasındaki dengeli ilişkinin korunması büyük önem taşıyor. Ekonomik sıkıntıların kurban bayramı coşkusunu gölgelememesi için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi, geleneklerin yaşatılması ve toplum dayanışmasının artması adına kritik bir adım olacak. Bu noktada, bilinçli alışveriş ve yerel üreticilerin desteklenmesi uzun vadede hem piyasa hem de toplumsal refah açısından kazanım sağlayacaktır.
