Fransa’da hepatoselüler karsinom (HCC) tedavisinde devrim yaratma potansiyeline sahip yenilikçi bir cerrahi yöntem üzerine ilerleyen bir klinik araştırma yürütülüyor. RAPID prosedürü olarak adlandırılan bu metod, karaciğer nakli bekleyen hastaların karşılaştığı organ yetersizliği ve uzun bekleme süreleri sorunlarını çözmeyi hedefliyor. Bu teknik, kadavra donörlerden alınan karaciğerlerin kısmi olarak ikiye bölünerek iki hastaya eş zamanlı nakledilmesine olanak tanıyor. Böylece organ kullanım oranı artırılırken hastaların hayatta kalma oranlarının geliştirilmesi amaçlanıyor.
Hepatoselüler karsinom, primer karaciğer kanseri içinde en sık görülen tür olup, erken dönemde genellikle karaciğer fonksiyonları görece iyi olan hastalarda ortaya çıkıyor. Kanser tedavisindeki ilerlemelere rağmen erken evre HCC için karaciğer nakli halen en etkin tedavi seçeneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Ancak organ talebi ile bağışçı organ arzı arasındaki uçurum, birçok hastanın uzun bir bekleme sürecine girmesine ve bu süreçte tümör ilerlemesiyle karşı karşıya kalmasına yol açıyor. Fransa’da yürütülen RAPID-HCC çalışması, bu kronik problemin üstesinden gelip gelinemeyeceğini anlamak için tasarlanmış çok merkezli, prospektif bir araştırma.
RAPID prosedürünün temelini, kadavra donörlerden gelen karaciğerlerin geleneksel olarak komple nakledilmesinin yerine, organın segmentlere ayrılarak iki farklı hastaya nakledilmesi oluşturuyor. RAPID-HCC denemesi, MELD puanı 15 ve altında olan, karaciğer fonksiyonu görece korunmuş yetişkin HCC hastalarının sol lateral lob segmentlerinin (segment II ve III) alınarak onların mevcut karaciğerlerinin sol lobunun yerine nakledilmesini esas alıyor. Bu yaklaşım, hastaların kendi karaciğerlerinin sağ lobunu koruyarak, kısmi karaciğer naklini daha güvenli hale getiriyor.
Cerrahi işlem, iki aşamalı ve zamanlamanın kritik olduğu bir dizi operasyon olarak gerçekleşiyor. İlk aşamada donörün sol lateral segmenti dikkatle ayrılıyor ve hastanın sol karaciğer lobu yerine naklediliyor. Bu aşamada hastanın sağ lobu yerinde kalıyor ve karaciğer işlevinin devamını sağlıyor. Yaklaşık dört ay sonra ise, hastanın sağ lobu gecikmeli olarak çıkarılıyor ve böylece nakledilen kısmi karaciğer grefti tam karaciğer işlevini üstlenmiş oluyor. Bu metod, hastanın metabolik ve fizyolojik adaptasyonunu mümkün kılarak karaciğer yetmezliği risklerini azaltıyor.
RAPID-HCC klinik denemesi, 50 yetişkin HCC hastasını hedeflerken, bunların 34’ü RAPID prosedürünü deneyimleyecek. Çok merkezli ve titiz hasta seçimi ile yürütülen araştırmada, hem cerrahi sürecin uygulanabilirliği hem güvenliği hem de hastanın tedaviye toleransı değerlendiriliyor. Birincil hedefler, her iki ameliyatın başarıyla tamamlanması ve komplikasyonların görülme sıklığı iken; ikincil hedefler arasında greft ve hasta sağkalımı, organ reddi, HCC nüks oranları ve geleneksel tam karaciğer nakliyle karşılaştırıldığında bekleme süresi yer alıyor.
Önceki gözlemsel çalışmalar, RAPID tekniğinin potansiyel faydalarına işaret etmiş olsa da, bu özel yaklaşımın etkinliği ve güvenliği konusunda ileri düzey kanıta ihtiyaç bulunuyor. RAPID-HCC, organ kullanımını artırarak bekleme süresini kısaltmayı ve böylece hastaların kanser progresyonu riskini azaltmayı amaçladığı için transplantasyon alanında çok önemli bir yenilik olarak görülüyor. Elde edilecek veriler, bu yöntemle ilgili şüpheleri gidermek için kritik öneme sahip.
Prosedür, korunmuş karaciğer fonksiyonlu hastalarda doğal karaciğer loblarının bir kısmının korunması sayesinde, ameliyat sonrası komplikasyon risklerini düşürmeyi, cerrahi riski azaltmayı hedefliyor. Geleneksel tam karaciğer naklinden farklı olarak, kademeli total hepatektomi sayesinde nakledilen graftın işlevi yavaş yavaş üstlenmesi sağlanıyor. Bu süreç, ani karaciğer yetmezliği ve graft yetersizliği gibi riskleri minimuma indiriyor.
Çok merkezli ve randomize olmayan tasarımıyla, RAPID-HCC gerçek klinik uygulamalara uyarlanabilirliği yüksek bir veri kümesi sağlayacak. Operasyonlar farklı cerrahi ekipler tarafından uygulanırken, hastaların takibi multidisipliner ve protokollerle sıkı biçimde yapılacak. Klinik sonuçlar; hasta yaşam süresi, graft fonksiyonu, organ reddi, kanser tekrarı gibi parametrelerde detaylı olarak izlenecek ve verilerin tümü bu yeni yaklaşımın klinikteki yerini anlamak için kullanılacak.
Teknik olarak karmaşık ve çok aşamalı bir operasyon olan RAPID yönteminin başarıyla uygulanması, yüksek cerrahi beceri ve ekip koordinasyonu gerektiriyor. Ayrıca, bağışıklık baskılayıcı ilaçların hasta bazında yönetimi ile organ reddinin önlenmesi de önemli zorlukların başında geliyor. Bu nedenle denemede standartlaştırılmış ameliyat ve post-operatif bakım protokolleri sıkı şekilde uygulanıyor.
Başarılı olması durumunda RAPID prosedürü, karaciğer nakli alanında yeni bir çığır açarak donör organ kullanımını artıracak ve HCC hastalarının mortalitesini düşürecek bir standart haline gelebilir. Ayrıca, bu yaklaşım, kısmi karaciğer transplantasyonu stratejilerinin diğer karaciğer hastalıklarında da uygulanmasını mümkün kılarak global alanda büyük bir klinik etki yaratabilir.
Fransız ulusal PHRC-K Inca 2020 desteği ile hayata geçirilen araştırma, etik ve bilimsel standartlara uygun olarak planlanan ve ClinicalTrials.gov üzerinde NCT05971628 numarasıyla kayıtlı. RAPID-HCC konsorsiyumu; transplant cerrahları, onkologlar ve hepatologlardan oluşan uzman bir ekip tarafından yürütülmekte ve karaciğer kanseri tedavisinde yenilikçi bir dönemi başlatmayı amaçlıyor.
RAPID prosedürü, ameliyat mühendisliği ile klinik gereksinimleri birleştirerek organ kullanım açığını çözmeyi hedefliyor. Kısmi nakil ve gecikmeli total hepatektomi kombinasyonu, risk-fayda dengesini optimize eden dinamik bir model sunuyor. Bu yöntemle hastaların yaşam kalitesi ve sağkalım oranlarında önemli iyileşmeler sağlanabileceği umuluyor.
Son olarak, RAPID-HCC’nin sonuçları önümüzdeki yıllarda transplantasyon politikaları, cerrahi yaklaşımlar ve hasta yönetimi alanlarında önemli yol gösterici olacaktır. Karaciğer kanseri insidansının artışı ve organ bağışçısı eksikliğinin giderek daha kritik hale gelmesiyle, böyle yenilikçi cerrahi teknikler sağlık sistemlerinde hayat kurtarıcı dönüşümlere ön ayak olabilir.
—
Araştırma Konusu:
Liver transplantation for hepatocellular carcinoma using the RAPID procedure involving resection and partial liver transplantation from deceased donors.
Makale Başlığı:
Resection and partial liver transplantation from deceased donors with delayed total hepatectomy (RAPID procedure) for hepatocellular carcinoma: a national, multicenter, non-randomized, prospective trial
Web References:
https://doi.org/10.1186/s12885-025-14127-7
Doi Referans:
https://doi.org/10.1186/s12885-025-14127-7
Resim Credits:
Scienmag.com
Anahtar Kelimeler:
karaciğer kanseri tedavisi, hepatoselüler karsinom, yenilikçi karaciğer cerrahisi, karaciğer nakli, organ yetersizliği, kadavra donör, kısmi karaciğer nakli, RAPID prosedürü, Fransa, çok merkezli klinik çalışma, bekleme süresi azaltma, hasta sağkalımı