Bir grup klinik uzman ve bilim adamının yaptığı bir araştırma, seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) antidepresanların etkisinin ortaya çıkması için genellikle birkaç hafta gerektiğini gösteriyor. Ancak bunun neden bu kadar uzun sürdüğü konusunda daha önce insana dair kanıt bulunmamaktaydı. Bu çalışma, SSRI kullanımının ilk birkaç haftasında beyinde daha büyük bir beyin plastisitesinin gelişmesine neden olan fiziksel değişikliklerin olduğunu gösteren ilk insan kanıtını sunmaktadır. Bu durum aynı zamanda antidepresanların nasıl çalıştığından bir mekanizmayı da açıklamaya başlayabilir.
Kopenhag, Innsbruck ve Cambridge Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, sağlıklı deneklerden oluşan bir grup üzerinde randomize, çift kör plasebo kontrollü bir çalışma yürütmüştür. Deneyde, 17 gönüllüye günlük olarak 20 mg SSRI escitalopram ve 15 gönüllüye plasebo verilmiştir. Deneye başladıktan 3 ila 5 hafta sonra, katılımcıların beyinleri PET (Pozitron Emisyon Tomografisi) tarayıcı ile taranmış ve beyindeki sinaptik vezikül glikoprotein 2A miktarı gösterilmiştir. Bu protein, sinapsların varlığının bir göstergesi olduğundan dolayı, bölgede bulunan protein miktarı ne kadar yüksekse, o bölgede o kadar çok sinaps bulunmaktadır (yani daha yüksek sinaps yoğunluğu). Bu taramalar, sinaps yoğunluğunun zaman içinde nasıl değiştiği konusunda gruplar arasında önemli farklılıklar olduğunu göstermiştir.
Çalışmanın araştırmacısı Profesör Gitte Knudsen (Kopenhag Üniversite Hastanesi), “SSRI alanlarda, zaman içinde beyin neokorteks ve hipokampusta sinapsların giderek arttığını gördük. Plasebo alanlarda ise hiçbir etki görmedik” diyor.
Neokorteks, beynin hacminin yaklaşık yarısını kaplar ve duyusal algı, duygu ve biliş gibi daha yüksek fonksiyonlarla ilgilenen karmaşık bir beyin yapısıdır. Beynin derinlerinde bulunan hipokampus ise hafıza ve öğrenme fonksiyonlarıyla ilişkilidir.
Profesör Knudsen, “Bu, SSRİ’lerin depresyonla kritik bir şekilde ilişkili olan beyin bölgelerinde sinaptik yoğunluğu artırdığını göstermektedir. Bu da bize depresyona karşı yeni ilaçlar geliştirmek için bir hedef sunan antidepresanların nasıl çalıştığıyla ilgili bir mekanizma olduğunu göstermektedir. İkinci nokta ise verilerimizin sinapsların birkaç hafta boyunca biriktiğini göstermesidir, bu da bu ilaçların etkilerinin neden zaman aldığını açıklamaya yardımcı olur” diye devam ediyor.
Yorum olarak, Profesör David Nutt (Imperial College, Londra), “Antidepresanların tedavi edici etkisinin gecikmesi, ilk kez 50 yıl önce fark edildiği zamandan beri psikiyatristleri şaşırtan bir durum olmuştur. Bu nedenle, depresyonun giderildiği süre boyunca beynin bağlantılarının arttığını gösteren keskin beyin görüntüleme kullanarak yapılan bu yeni insan verileri çok heyecan vericidir. Ayrıca, beynin serotonin fonksiyonunun artırılmasının uzun süreli sağlık faydaları olabileceğini gösteren daha fazla kanıt sağlamaktadır” diyor.
Bu, Profesör Nutt’ın görüşüdür ve bu çalışmada yer almamıştır.
Bu çalışmanın özetini görmek için “Escitalopram increases synaptic density in the human brain over weeks” başlıklı ECNP konferansının özeti Johansen ve diğ. tarafından https://www.ecnp.eu/congress2023/ECNPcongress/programme/programme#!abstractdetails/0000552740 adresinden görülebilir.
Bu çalışma ayrıca bir hakemli dergide kabul edilmiştir. Ne yazık ki, yayın sürecinin son aşamasında olduğu için yayın ayrıntılarını henüz vermemize izin verilmemektedir.